Eğitim Sen’den deprem raporu

Eğitim Sen, 6 Şubat depremlerinin 2’nci yılında yayınladığı raporda bölgede okullaşma oranının hızla düştüğüne dikkat çekti.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 05 Şubat 2025
  • 21:00

Eğitim Sen, 6 Şubat depremlerinin ikinci yılında, deprem bölgesinde öğrenci ve eğitim emekçilerinin durumuna ilişkin hazırladığı raporu kamuoyuyla paylaştı. Raporda Adıyaman, Hatay, Malatya, Osmaniye ve İskenderun’da deprem sonrasında eğitimde yaşanan temel sorunlar, fiziki altyapı eksiklikleri, öğretmen ve öğrenci sorunları, hijyen ve barınma sıkıntıları ele alındı.

Raporda şu ifadelere yer verildi:

“Deprem sonrası on binlerce bina gibi, eğitim kurumları da büyük hasar almıştır. Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) verilerine göre, deprem bölgesindeki birçok okul ya tamamen yıkılmış ya da ağır hasar görmüştür. Ancak, aradan iki yıl geçmesine rağmen hâlâ birçok okulun yeniden inşası tamamlanmış değildir. Deprem bölgesinde eğitim ya hasarlı binalarda ya da geçici konteyner sınıflarda sürdürülmeye çalışılmaktadır. Bu durum, öğrencilerin güvenliği açısından büyük bir risk oluşturmaktadır. Hasarlı binaların hâlâ kullanılmaya devam edilmesi, olası artçı sarsıntılarda ya da yeni bir depremde daha büyük bir felaketin yaşanmasına neden olacaktır. Konteyner sınıflarda ise öğrenciler hem fiziksel olarak zor koşullarda eğitim görmekte hem de psikolojik olarak kendilerini güvensiz hissetmektedir.”

Raporun devamında öğrenci ve eğitim emekçilerinin durumuna ilişkin şu bilgiler paylaşıldı:

“*Deprem bölgesinde okullaşma oranı hızla düşmüştür.

*6 Şubat depremleri sonrasında Hatay’da 2021-2022’ye göre 65.248, Malatya’da 29.383, Kahramanmaraş’ta 29.091, Adıyaman’da 18.452 öğrenci azalmıştır.

*Hatay’da öğrenci sayısı 120.000’den 77.295’e düşmüştür. Okul öncesi eğitimde %14,41, ilkokulda %10, ortaokulda %18, lise düzeyinde %28 azalma görülmüştür.

*Konteyner okullarda eğitim gören öğrenci sayısı Hatay’da 7.650, Defne’de 700’dür.

İskenderun’da 3.600 öğrenci başka bölgelere göç etmiş ve %36 oranında devamsızlık yaşanmaktadır.

*Malatya’da 23.000 öğrenci bölgeyi terk etmiş, %8 oranında devamsızlık tespit edilmiştir.

*Adıyaman’da deprem döneminde öğrenci sayısı 18 bin 452 kişi azalmış, okul terki artmıştır.

*Afet bölgesindeki kız çocuklarının okula erişimi zorlaşırken, hijyen, güvenlik ve sosyalleşme gibi temel ihtiyaçları karşılanmamaktadır.

*MEB verilerine göre Hatay’da 6.343 öğretmen hâlâ konteynerlerde yaşamaktadır.

*Öğrencilerin büyük bölümü de hâlâ konteyner kentlerde kalmaktadır.

*21 metrekarelik alanlarda 4-5 kişi birlikte yaşamak zorunda bırakılmaktadır.

*AFAD’ın elektrik ve su giderlerini MEB’e devretme talebi reddedilmiş, öğretmenlerden bireysel abonelik almaları istenmiştir.

*Sık sık elektrik ve su kesintileri sık yaşanmaktadır.

*Deprem sonrası kırsal kesimlere taşınan öğrenciler için ücretsiz ulaşım sağlanmamıştır.

*Malatya’da otobüs eksikliği büyük bir sorun teşkil etmektedir.

*İkili eğitim sistemi nedeniyle öğrenciler karanlıkta okula gitmek ve eve dönmek zorunda kalmaktadır.

*Deprem bölgesinde okul öncesi için verilen ücretsiz yemek uygulaması geç başlatılmıştır.

*Sağlık örgütlerinin araştırmalarına göre, Hatay’da ailelerin %76,3’ü güvencesiz çalışmakta, %56,7’sinin düzenli geliri bulunmamaktadır.

*Çocukların %33,5’i düzenli gıdaya erişememektedir.

*5 yaş altı çocukların %6,2’si bodur, %8,9’u zayıf, %4,4’ü ise aşırı kiloludur.”

Türkiye’de okulların depreme ne kadar dayanıklı olduğunun acilen tespit edilmesi çağrısının yapıldığı raporda, deprem bölgesinde eğitimin normale dönmesi için şu öneriler sıralandı:

“*Yıkılan veya ağır hasarlı okulların yerine modern, dayanıklı ve güvenli okul binalarının hızla inşa edilmesi gerekmektedir. Okul inşaatları hızlandırılmalı, derslik açığı giderilmelidir. Süreç şeffaf bir şekilde yürütülmeli, konu ile ilgili meslek odalarının ve halkın denetimine açık olmalıdır.

*Tüm illerdeki okul binaları hızla risk analizinden geçirilmeli, dayanıksız olanlar güçlendirilmeli ya da yenilenmelidir.

*Deprem bölgesinde temizlik personeli sayısı artırılmalı, okullarda yaşanan hijyen sorunu çözülmelidir.

*Deprem bölgesindeki öğrencilere öncelikli olarak ücretsiz yemek ve temiz içme suyu sağlanmalı, öğrencilere ücretsiz ulaşım imkânı sağlanmalıdır.

*Deprem bölgesinde görev yapan eğitim ve bilim emekçilerine öncelikli olarak lojman sağlanmalı, öğrencilerin barınma ve ulaşım sorunlarına yönelik kapsamlı çözümler üretilmelidir.

*Depremzede çocukların eğitim hayatına sağlıklı bir şekilde devam edebilmesi için rehber öğretmen sayısı artırılmalı, psikososyal destek programları güçlendirilmelidir.

*Eğitime ayrılan bütçede, depreme karşı dayanıklı okul yapıları inşa edilmesi için özel bir kaynak oluşturulmalıdır.”

Rapor, Böylesine büyük bir yıkımın asıl sorumlularının, suç zincirinin bütün halkalarını ilmek ilmek ören siyasi iktidar ve tek adam rejimi olduğu açıktır” sözleriyle sona erdi.