“WEF Küresel Riskler Raporu” açıklandı

Dünya Ekonomim Forumu (WEF) raporunda, 2025 yılının en büyük riski, “ülkelerarası gerginlikler” olarak öne çıkıyor. Bu riskin, son iki yılda 5. sıradan 3. sıraya yükseldiği görülüyor.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 04 Şubat 2025
  • 21:00

130'dan fazla ülkeden yaklaşık 2 bin 700 kişi Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) 2025 yılı toplantısı için Davos'ta bir araya geldi. Katılımcılar arasında 60'ı devlet ve hükümet başkanı olmak üzere 300'den fazla hükümet temsilcisi ve 1600 büyük kapitalist şirketin CEO’su veya yöneticisi vardı. Küresel ekonominin değişkenlik gösterdiği bir süreçte gerçekleştirilen toplantıda, büyümeyi artırmanın, yeni teknolojilerden yararlanmanın, sosyal ve ekonomik direnç oluşturmanın yollarının araştırılması bekleniyordu.

Forumda her yıl hazırlanan raporun bu yılki gündem maddeleri dikkat çekti. Rapor ekonomik, çevresel, jeopolitik, toplumsal, teknolojik olmak üzere 5 ana başlık altında yapılan araştırma ve anketlerin sonuçlarına dayanarak hazırlandı. Açıklanan anketin sonuçlarına göre, önümüzdeki 10 yılda karşılaşılacak en büyük risklerin başında %23 oranla ülkeler arası gerginlikler geliyor. Bu riski, %14 ile aşırı hava olayları, %8 ile jeo-ekonomik istikrarsızlık, %7 ile yanlış bilgi ile dezenformasyon takip ediyor. Toplumsal kutuplaşma ise %6 ile listenin 5. sırasında yer alıyor.

2 yıllık ve 10 yıllık dönemleri kapsayan raporların her ikisinde değişen hava olayları ve doğal afetler ilk sıralarda yer alıyor. 2024 yılı, doğal afetlerin sık yaşandığı ve dünyanın en sıcak yılı olarak kaydedildi. 2 yıllık rapora göre, bilgi kirliliği, çevre olayları, savaşlar ve toplumsal kutuplaşma önemli risk unsurları olarak öne çıkarken, uzun vadede çevre olaylarının daha büyük riskler oluşturacağı tespiti 10 yıllık raporun ilk dört maddesinde yer alıyor. Ayrıca, bu yıl ekonomik risklerin 2 yıllık raporda ilk ona girmediği de dikkat çeken bir başka nokta oldu. Öte yandan, 2024 yılı yapay zekânın ana akım olduğu yıl olarak da kabul edildi. Yapay zekâ kullanımı ve olumsuz sonuçları, siber suçların önemli risk unsurlarından biri olduğunu ortaya koydu.

Raporda 2025’in en önemli risk unsuru ülkeler arası çekişme olarak kayda geçti. Geçen yıla göre keskin bir yükseliş gösteren unsurlardan biri de biyolojik, kimyasal ve nükleer silahların sıralamadaki yerinin yükselmesi oldu.

Dünya’da savaşlar, krizler, açlık, yoksulluk ve çevre sorunları devam ederken, Dünya Ekonomik Forumu Genel Direktörü Jeremy Jurgens, kapitalist odakların kârlarını artırma önceliğini açıkça ortaya koyan şu ifadeleri kullandı:

“Burada önemli olan beş ana tema belirledik. Bunlardan ilki, büyümeyi yeniden hayal etmek ve şu anda içinde bulunduğumuz yavaş büyüme ve yüksek borç ortamını tanımak için ne yapmamız gerektiğiyle ilgili. Bu döngüyü nasıl kırabilir ve bundan nasıl faydalanabiliriz? Büyümeyi neyin tetiklediğini anlamak çok önemli. Dirençli, insanları ön planda tutan ve sürdürülebilir bir büyümeye ihtiyacımız var. Aktif olarak düşünmemiz gereken şey bu. Mesele sadece büyümek için büyüme değil, insanların refahını, yaşamlarını ve paylaşılan refahı iyileştirmek için büyümektir.”

2025 yılı Dünya Ekonomik Forumu Küresel Riskler Raporu, dünya genelinde artan jeopolitik gerginlikler, çevresel krizler ve bilgi kirliliği gibi konuların, önümüzdeki yıllarda küresel istikrar ve refah için ciddi tehditler oluşturacağını ortaya koyuyor. Özellikle kısa vadede ülkeler arası çatışmalar ve bilgi kirliliği gibi riskler ön plandayken, uzun vadede çevresel sorunların etkilerinin daha da belirginleşeceği ön görülüyor. Yapay zekâ, teknolojik dönüşüm ve siber güvenlik konuları ise hem fırsat hem de risk olarak değerlendiriliyor. Bu bulgular, karar alıcıların sadece ekonomik büyümeyi değil, sosyal, çevresel ve teknolojik alanlarda da sürdürülebilir ve kapsayıcı bir yaklaşımı benimsemelerinin gerekliliğini bir kez daha vurguluyor.

***

Raporda saptanan bütün sorunları hem yaratan hem derinleştiren kapitalist/emperyalist sistemin kendisidir. Dolayısıyla sorunun kaynağı olanların çözüm üretmeleri mümkün değil. Nitekim her yeni rapor sorunların daha da derinleştiğini saptamaktan başka bir işe yaramıyor. İnsan soyu başta olmak üzere, yerküredeki canlı yaşamı tehdit eden küresel risklerin hafifletilip ortadan kaldırılabilmesi ancak anti-kapitalist/anti-emperyalist mücadelenin küreselleşmesi ile başarılabilir.

Kızıl Bayrak / Paris