“Yaşam memnuniyeti” mücadeleyle olanaklıdır!

OECD’nin son raporuna göre Türkiye, yaşam memnuniyetinde ve cinsiyet eşitsizliğinde 41 ülke arasında son sırada yer aldı. Eğitimde 34’üncü sırada yer alan Türkiye, istihdam oranı ve uzun çalışma saatlerinde sondan birinci, hava kirliliğinde ise sondan üçüncü oldu.

  • Kızıl Bayrak yazıları
  • |
  • Güncel
  • |
  • 25 Ocak 2025
  • 08:00

AKP-MHP rejiminin emek düşmanı politikalarıyla bir avuç azınlığın serveti katlanırken, işçi ve emekçiler temel yaşamsal ihtiyaçlarını karşılayamadıkları koşullara mahkûm ediliyor. Türkiye’deki emekçilerin yaşam koşulları o kadar kötüleştirildi ki, bu olgu kapitalist devletlerin hazırladığı uluslararası raporlardan bile çarpıcı biçimde yansıyor. OECD’nin son raporuna göre Türkiye, yaşam memnuniyetinde ve cinsiyet eşitsizliğinde 41 ülke arasında son sırada yer aldı. Eğitimde 34’üncü sırada yer alan Türkiye, istihdam oranı ve uzun çalışma saatlerinde sondan birinci, hava kirliliğinde ise sondan üçüncü oldu.

Her 5 kişiden biri ekonomik zorluk yaşıyor

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD) “How's Life? 2024” raporu, üye 38 ülke ile birlikte toplam 41 ülkedeki yaşam kalitesini ve refah düzeyini değerlendirdi. Raporda yaşam kalitesinin ölçümü, başlıca şu başlıklar üzerinden değerlendirildi:

“İnsanların ekonomik seçeneklerini (gelir ve servet, iş ve iş kalitesi, konut) şekillendiren maddi koşullar, insanların ne kadar iyi hissettikleri ne bildikleri, neler yapabildikleri, yaşadıkları yerlerin ne kadar sağlıklı ve güvenli olduğu (sağlık, bilgi ve beceriler, çevresel kalite, öznel refah, güvenlik) vb…” 

Rapor, üye ülkelerde ekonomik endişelerin ve güvensizliğin yaygın olmaya devam ettiğini gösterdi: OECD genelinde halen her beş kişiden biri ekonomik zorluklar yaşıyor. Pandemi öncesi döneme kıyasla, konut maliyetleri arttı, enerji yoksulluğu yükseliş eğiliminde. Örneğin, 2023'te OECD üyesi Avrupa ülkelerinde her 11 kişiden biri evlerini yeterince sıcak tutamadıklarını belirtiyor.

“Yaşam memnuniyeti”

Yaşam memnuniyeti; bir histen öte öncelikle hayatta kalabilmek için ihtiyaçların koşulsuz karşılanması, yanısıra eğitim, sağlık ve sosyal haklara erişimle değerlendirilebilir. Bu açılardan bakıldığında Türkiye’de emekçilerin yaşam ve çalışma koşulları, teknolojik ve bilimsel gelişmelerin bugünkü düzeyine rağmen çok geri düzeydedir. Rapora göre, yaşamdan genel memnuniyetlerini 0 ila 10 arasında bir ölçekte derecelendirmeleri istendiğinde; Türkiye 4,9 puanla ortalamanın (6,7) açık ara altında kalarak 41’nci (sonuncu) sırada yer aldı.

Türkiye, sosyal adaletsizlik sıralamasında da sondan ikinci sırada yer alıyor. 

Uzun çalışma süreleri

Emekçilerin başat sorunlarından biri olan uzun çalışma saatleri araştırmasında da Türkiye 41 ülke arasında sonunculuğu elden bırakmadı.

Türkiye'de çalışanların yaklaşık yüzde 25'i ücretli işlerde çok uzun saatler çalışmaktadır. Bu, ortalamanın yüzde 10 olduğu OECD'deki en yüksek oranlardan biridir. Türkiye, bu açıdan 41 ülke arasında 40’ıncı sıraya yerleşmiştir.

İstihdam oranı

Türkiye'de 15 ila 64 yaş aralığında çalışma çağındaki nüfusun yüzde 47,52'si ücretli bir işte çalışıyor. Bu rakam, OECD istihdam ortalaması olan yüzde 66'dan çok daha düşüktür. Türkiye istihdam oranı başlığında da 41 OECD ülkesi arasında 40’ıncı sıraya yerleşmiş bulunuyor.

Eğitim ve cinsiyet eşitsizliği

PISA raporlarına göre, Türkiye'deki ortalama bir öğrenci matematik ve fen bilimlerinde, OECD ortalaması olan 488'in altında kalarak 462 puan aldı. Türkiye bu puanla 41 OECD ülkesi arasında 34’üncü olarak sondan yedinci sırada bulunmaktadır. Cinsiyet eşitsizliği alanında Türkiye, 41 ülke arasında sonuncu sırada yer almaktadır.

Gıdaya erişim

Sendika, dernek ve demokratik kitle örgütlerinin birbirinden farklı araştırmalarına göre Türkiye’de her beş çocuktan biri okula aç gidiyor. Bu olgu, OECD raporunda da yer alıyor. OECD ülkelerinde 15 yaşındaki öğrencilerin yüzde 8'i, son 30 gün içinde yiyecek satın almak için yeterli paraları olmadığı için haftada en az bir gün yemek yemediklerini bildirdi. Türkiye’de ise 15 yaşındaki öğrencilerin yüzde 20'si son 30 günde haftada en az 1 gün hiç yemek yiyemediğini belirtti. Çocuklardaki beslenme sorunu kansızlık, bodurluk gibi sağlık sorunlarının yanı sıra başarı oranlarını da olumsuz yönde etkileyerek geri dönüşsüz zararlar veriyor.

Ortalama yaşam süresi 

Türkiye'de yaşam beklentisi OECD ortalaması olan 81 yıldan yaklaşık iki yıl düşük olup 78,6 yıldır ve bu sonuç da Türkiye’yi 41 OECD ülkesi arasında 31. sıraya yerleştirmektedir.

Hava Kirliliği

Türkiye, PM2.5 (akciğerin en derin noktasına kadar solunabilecek kadar küçük partikül madde) seviyeleri metreküp başına 27,1 mikrogram ile 41 OECD ülkesi arasında 39’uncu, yani sondan üçüncü sırada yer almaktadır. Bu değer, Dünya Sağlık Örgütü'nün belirlediği metreküp başına 10 mikrogramlık yıllık kılavuz sınırının neredeyse üç katıdır.

İnsanca yaşam mücadeleyle kurulur!

Söz konusu veriler tüm değerleri üreten emekçilere dayatılan sefalet koşullarının -ki, bunlar tabloyu tam olarak yansıtmamaktadır- vahametini gözler önüne seriyor. Dünyayı “cennet” diye pazarlamakla yükümlü kapitalist kurumların bile raporlarına yansıtmak zorunda kaldıkları sorunlar, sistemin toplumsal sorunları döne döne ürettiğini gözler önüne seriyor. Bu sorunların çözümü, emekçilerin mücadeledeki talepleri arasında yer almaktadır. Yoksulluğun derinleşmesi sosyal yardımlarla ya da birtakım düzenlemelerle durdurulamaz. İnsanca bir yaşam ise altın tepside sunulmayacaktır. İşçi sınıfı ve emekçiler insanca yaşamı ancak dişleriyle tırnaklarıyla mücadele ederek inşa edebilirler.

K. Düşgör