İnsanca bir yaşam için…

Krizin faturasına, şiddete, savaşa karşı 8 Mart’ta alanlara!

İşçi Emekçi Kadın Komisyonları olarak işçi sınıfının can bedeli direnişlerle yarattığı 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar gününe giden süreçte tüm işçi emekçi kadınları talepleri için mücadeleyi yükseltmeye, 8 Mart Günü ise fabrikalarımızda, işyerlerimizde ve meydanlarda gücümüzü en etkili şekilde göstermeye ve kadınları çifte sömürüye, eşitsizliğe ve şiddete mahkûm edenlerden hesap sormaya çağırıyoruz.

  • Haber
  • |
  • Kadın
  • |
  • 18 Şubat 2025
  • 19:00

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü yaklaşıyor. Bu yıl 8 Mart’ı sömürünün, baskı ve şiddetin arttığı, özellikle bölgemizde savaş ve saldırganlık politikalarının tırmandığı bir süreçte karşılıyoruz.

Ülke derin bir ekonomik kriz yaşarken, bunun faturası ise işçi ve emekçilere kesiliyor. Kadın işçi ve emekçiler kriz koşullarından en ağır şekilde etkileniyor. Yedek iş-gücü olarak görülen kadınların ücretleri en alt seviyeye çekilirken, hane içinde yoksulluğu yönetmenin sorumluluğu da onların omuzlarına yükleniyor.

Tüm bunlara 23 yıldır iktidarda olan AKP’nin gerici-kadın düşmanı politikalarını eklemeliyiz. Bu süre zarfında pervasızca izlenen politikalara baktığımızda her geçen günün bir öncekini arattığını görüyoruz. Kadınların kazanılmış hakları tırpanlanırken, devlet tüm kurumlarıyla “kutsal ailenin” korunmasını esas alıyor, kadınların hakları ve çıkarları ise yok sayılmaya devam ediyor. Kadına yönelik şiddet, tespit edilebilen en yüksek rakamlara ulaşmış durumda. Son dönemde işlenen kadın cinayetleri toplumda infial yaratmasına rağmen, vahşi bir şekilde katledilen Pınar Gültekin cinayetinin faillerine “tahrik indirimi” yapılması, iktidarın kadın düşmanı politikalarını kararlılıkla sürdürdüğünü bir kez daha gösteriyor.

AKP iktidarı sermaye sınıfının çıkarları doğrultusunda kadınların kimliğini, iradesini, emeğini ezen tutumların altına imza atmaya devam ediyor. 2025 yılının “Aile Yılı” ilan edilmesi de bu hedeflerin bütünlüklü ifadesidir. İktidar, bir yandan düzenin iş-gücü ihtiyacını karşılamak adına kadınların doğum oranlarını yükseltmeye çalışıyor. Öte yandan “iş-gücü piyasalarına” katılmalarını esnek çalışma yöntemlerine tabi kılarak sömürüyü büyütmek istiyor. Aile Yılı kapsamında ve onu takip eden “Ulusal İstihdam Stratejisi” belgesinde ortaya konan esnek çalışma uygulamaları, komşu annelik projeleri vb. sermaye sınıfının çıkarlarına hizmet ediyor.

“Aile yılı” programında artan kadın cinayetlerine ve kadına yönelik şiddete karşı önlem yok! Çocuk istismarına dair tedbir yok! Kadınların insanca yaşam ve çalışma koşulları için çözüm yok! Varsa yoksa “kutsal ailenin” korunması ve güçlendirilmesi var…

“Aile yılı” programları egemenlerin olsun! İşçi emekçi kadınların insanca bir yaşam için 2025 yılını mücadele yılına dönüştürmeye ihtiyacı var.

Sermaye iktidarının kadınların yaşamlarını ve geleceğini ayaklar altına alan kapsamlı saldırılarına karşı bu ülkede boyun eğmeyen, direnen ve geleceğine sahip çıkan kadınlar var. Derinleşen krizin yarattığı sorunlara karşı sınıf kardeşleriyle birlikte direnen kadın işçiler var… Son yıllarda ülkenin dört bir yanında gerçekleşen işçi direnişlerinde kadın işçiler ön saflarda yer alıyor, direnişleri sürüklüyor ve mücadeleye öncülük ediyorlar. Polonez’in kadın işçilerinin taşıdığı bayrağı Temel Conta, TKİS Perde, KFC-Pizza Hut işçileri devralıyor.

Tüm bu nedenlerden dolayı yaklaşan 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü krizin faturasına, şiddete, savaşa karşı mücadele çağrılarının yükseltileceği, işçi emekçi kadınların taleplerini haykırdığı, sömürü düzenine karşı direnişin büyütüldüğü bir gün olmalıdır.

İşçi Emekçi Kadın Komisyonları olarak işçi sınıfının can bedeli direnişlerle yarattığı 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar gününe giden süreçte tüm işçi emekçi kadınları talepleri için mücadeleyi yükseltmeye, 8 Mart Günü ise fabrikalarımızda, işyerlerimizde ve meydanlarda gücümüzü en etkili şekilde göstermeye ve kadınları çifte sömürüye, eşitsizliğe ve şiddete mahkûm edenlerden hesap sormaya çağırıyoruz.

İşçi Emekçi Kadın Komisyonları