Khalida Jarrar, Marksist Filistin Halk Kurtuluş Cephesi'nin (İngilizce kısaltmasıyla PFLP) önemli bir figürü ve feminist bir insan hakları aktivisti olarak tanınmıştır. 

Ramallah'taki Filistin Parlamentosu'na üye seçilen Jarrar, 1994-2006 yılları arasında, İsrail tarafından "terörist örgüt" olarak damgalanan mahkumlara yardım kuruluşu Addameer'in yöneticiliğini yapmıştı. 

PFLP üyeliği nedeniyle defalarca tutuklanan Jarrar, son olarak 26 Aralık 2023 tarihinde Ramallah'taki evinden alınmış ancak herhangi bir resmi suçlama ile itham edilmemişti. 12 Ağustos’tan itibaren hücre hapsine maruz kaldı ve İsrail'deki en eski hücrelerden birinde tutuldu.

Jarrar, avukatı aracılığıyla dışarı ulaşan bir mektubunda şu satırları yazmıştı: 

“Her gün ölüyorum. Hücre, içine hava girmeyen küçük ve kapalı bir kutu gibi. Sadece bir tuvalet var ve onun üzerindeki küçük pencere bile kapatıldı. Nefes alacak alan bırakmadılar.”

Hücrede boğulduğunu ifade eden Jarrar, “Hayatta kalmak için oksijen molekülleri bulana kadar saatlerce bekliyorum” diyordu.

Pazartesi sabahı erken saatlerde, Jarrar çoğu kadın olan 90 Filistinli mahkumla birlikte, İsrail'in Batı Şeria'daki kötü şöhretli Ofer gözaltı merkezinden serbest bırakıldı. El Cezire’ye göre serbest bırakılanların 21’i erkekti ve hiçbiri 19 yaşından büyük değildi; en küçükleri ise 15 yaşındaydı. Bazı medya organları ise farklı rakamlar yayınladı. Times of İsrael'e göre, serbest bırakılanların hiçbiri cinayetle suçlanmamıştı. Birçoğu “idari” gözaltında tutuluyordu, yani resmi bir suçlama ile karşılaşmamışlardı.

Jarrar, serbest bırakıldıktan sonra Facebook'ta yayımlanan bir videoda hem fiziksel hem de psikolojik olarak son derece yıpranmış bir durumda olduğu görüldü. Kendisini bekleyen medyaya sadece kısa bir demeç vererek şu ifadelerde bulundu: 

“Bir yandan hepimizin minnettar olduğu özgürlük duygusu, diğer yandan ise bu kadar çok Filistinli şehidin kaybından duyduğum acı.” 

Daha sonra kendisine eşlik edenler tarafından korumaya alındı.

Jarrar’ın önceki tahliyelerinde gösterdiği direniş ruhu bu kez kaybolmuş gibiydi. Kalabalık arasında güçlükle ilerledi ve tezahüratları neredeyse kayıtsızca karşıladı. Politikacı, videoda yaşlı bir kadın gibi görünüyordu; oysa sadece 61 yaşındaydı. Filistinli Mahkumlar Derneği’nden Amani Sarahna, Anadolu Ajansı’na yaptığı açıklamada, “İsrail makamları, Khalida’ya her seviyede baskı ve kötü muamele uyguladı. Bunlar, hücre hapsinden temel insanı gereksinimlerin eksikliğine kadar uzanıyordu” dedi.

Pazartesi günü, serbest bırakılan mahkumları karşılamak üzere onlarca kişi yola çıktı. Ancak Palestine Chronicle’ın haberine göre, İsrail güçleri bölgeyi askeri yasak bölge ilan ederek ailelerin toplanmasını engelledi. Göz yaşartıcı gaz kullanarak kalabalığı dağıttılar. Active Stills grubundan fotoğrafçı Wahaj Bani Moufleh de oradaydı ve Instagram’da “aynı anda hem kırılgan hem de meydan okuyan” kavuşma anlarını kaydettiğini yazdı. Ancak, “kutlamalar yerine gece boyu uçuşan işgal kurşunları ve gaz bulutları, özgürlüğü karşılamaya gelenleri boğuyordu.”

Hamas’ın Telegram üzerinden yaptığı açıklamaya göre, bir sonraki esir değişimi Cumartesi günü gerçekleşecek ve dört İsrailli serbest bırakılacak. Altı haftalık ateşkesin sonunda, Gazze Şeridi’nde tutulan toplam 94 İsrailli’den 33’ü, 1.904 Filistinli mahkumla takas edilmiş olacak.

Çeviri: Kızıl Bayrak

Gerrit Hoekman – Junge Welt / 22.01.2024