“Ateşkes” ateş altında!

İsrail ve Netanyahu liderliğindeki hükümet ateşkese uymaktan ziyade savaşı sürdürmeye yönelik bir strateji izliyor. Ancak ABD’nin talimatıyla ateşkesi kabul etmek zorunda kalan İsrail’in Washington’dan onay almadan yeni bir savaşa girişmesi mümkün görünmüyor.

  • Kızıl Bayrak yazıları
  • |
  • Dünya
  • |
  • 19 Ocak 2025
  • 16:45

Gazze şeridi, ilan edilen ateşkesin ardından şiddetli çatışmalara sahne olmaya devam ediyor. Ateşkesin 19 Ocak Pazar günü yürürlüğe girmesi beklenirken, İsrail'in gerçekleştirdiği son saldırılarda en az 70 kişi hayatını kaybetti. 

Öldürülenler arasında 19 çocuk ve 24 kadın bulunuyor. Gazze Sivil Savunması tarafından verilen bilgiye göre, çarşamba akşamından bu yana İsrail saldırılarında 200'den fazla kişi de yaralandı. 

İsrail bombardımanlarının hedefleri arasında yerinden edilen sivillerin sığındığı bir okul da vardı. Netanyahu liderliğindeki İsrail hükümeti, ateşkes anlaşmasını baltalamaya yönelik adımlardan geri durmuyor. Tel Aviv’deki soykırımcı çete bir türlü kana doymuyor. 

Katliamın emrini veren Netanyahu’nun Başbakanlık Ofisi, Hamas'ı, "son dakika tavizleri koparmaya çalışmakla" suçlarken, Hamas tarafı ise anlaşmanın şartlarına bağlı olduğunu vurguluyor. İsrail tarafı, ateşkes çerçevesinde Gazze’deki işgalci güçlerinin çekilmesi konusunda takvim sunmayı reddediyor.

***

Arabulucular tarafından açıklanan anlaşma, üç aşamalı bir plan içeriyor. 

İlk altı haftalık aşamada 33 İsrailli esirin serbest bırakılması ve İsrail hapishanelerindeki yüzlerce Filistinli mahkumun özgürlüğüne kavuşturulması hedefleniyor. İsrail, serbest bırakılacak Filistinlilerin sayısının 737 olduğunu açıklarken, Mısır bu sayının 1890 olduğunu duyurdu. 

Ateşkes şartlarına göre, İsrail askerlerinin Gazze'deki nüfuslu bölgelerden çekilmesi gerekiyor. 

İsrail Ordusu şu ana kadar buna uyacak bir adım atmamışken, Hamas’ı anlaşmaya uymamakla suçluyor.

Dinci-faşist hükümet ortakları arasında çekişme

Anlaşma, İsrail'de hükümet ortağı olan aşırı dinci-faşist kanatta “kabul” görmedi. Netanyahu’nun da hükümet dinamiklerini göz önüne alarak zaten çok taraf olmadığı “Ateşkes Anlaşması”nı baltalamak istediği gözlemleniyor.

İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ile Savunma Bakanı Itamar Ben-Gvir, anlaşmayı reddederek Netanyahu'ya baskı yapmaya devam ediyor. 

Smotrich, Siyonist “Büyük İsrail” vizyonu ile Gazze ve Batı Şeria'nın ötesine geçerek komşu ülkelerin topraklarının bir kısmını da kapsayan yayılmacı bir projeyi uygulamak için savaşın devamını istiyor.

Katar ve ABD'nin arabuluculuğunda uygulanan ateşkes sürecinin, ikinci ve üçüncü aşamalarına ilişkin belirsizlikler ise sürüyor. 

Tüm esirlerin serbest bırakılması, İsrail zindanlarındaki Filistinli direnişçilerin, -Ebu Ali Mustafa ile Mervan Barguti gibi liderler dahil- bir kısmının serbest bırakılması, işgalci askerlerin tamamen çekilmesi ve Gazze'nin yeniden inşası sonraki adımlar arasında yer alıyor. 

Ancak, Gazze'nin gelecekte kim tarafından yönetileceği konusu anlaşmazlık yaratan kritik bir konu olarak öne çıkıyor.

Netanyahu’nun stratejisi

Netanyahu, ateşkesin "geçici" olduğunu vurgulayarak çatışmalara yeniden dönülebileceği mesajını veriyor. Hamas’ın şartları yerine getirmemesi durumunda savaşı yeniden başlatacağını ifade eden Netanyahu, "gerektiğinde yeni ve kararlı bir yöntemle savaşa devam edeceğiz" tehdidini savuruyor.

Netanyahu bu açıklamalarla çatırdayan hükümetini ve hakimiyetini kurtarmaya çalışıyor. Gazze’de sağlanan ateşkes, İsrail'in sürekli ihlallerinden dolayı kırılgan görünüyor. Öte yandan, soykırımcı İsrail ordusunun ciddi şekilde hırpalandığı ve yeniden savaşa devam edebilmesi için toparlanması gerektiğini savunun Siyonistler de var. 

İsrail ve Netanyahu liderliğindeki hükümet ateşkese uymaktan ziyade savaşı sürdürmeye yönelik bir strateji izliyor. Ancak ABD’nin talimatıyla ateşkesi kabul etmek zorunda kalan İsrail’in Washington’dan onay almadan yeni bir savaşa girişmesi mümkün görünmüyor. Zira Tel Aviv’deki çete ancak ABD emperyalizminin onayı, desteği, silah tedarik etmesi ve finansmanı ile savaşabiliyor.